Telefonla bağlandığı bir televizyon programında 'Çocuklar ölmesin' dediği için ‘terör örgütü propagandası yapmak’la suçlanan Ayşe Çelik ve ona destek veren 38 sivil itaatsizin yargılandığı davanın üçüncü duruşması Bakırköy 2. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.
Duruşmada savcı esas hakkında mütaalasını verdi. Mütaalada, program sorumlusu Kadir Turnalı'nın suç işleme kastı olmadığı için beraati, 38 sivil itaatsizin Ayşe Çelik'in yaptığının suç olmadığını düşündüklerinden suç işleme kasti olmadığı için ayrı ayrı beraati, Ayşe Çelik'in ise programı soru sormak için arama niyeti olmadığı, TSK'yı Güneydoğu'da yaşananlardan sorumlu göstermek ve PKK'nın amaçları doğrultusunda hareket etmek amacıyla hareket ettiği için TCK 7/2 uyarınca "terör örgütü propagandası" suçundan mahkum edilmesini talep edildi. Sanıkların tümü savunmalarını hazırlamak için ek süre istedi, duruşma 26 Nisan 2017 saat 14:00'e ertelendi.
Ayşe Çelik'e destek olmak için kendini ihbar eden 38 sivil itaatsizlerin çoğu kendi beraatlerine itiraz etmeye hazırlanıyor. Savcıların "niyet okuma" gibi bir görevleri ya da hakların olmadığını, Ayşe Çelik'in de sivil itaatsizlerin de niyeti hakkında bu şekilde fikir yürütemeyeceğini belirten insan hakları savunucusu ve müzisyen Şanar Yurdatapan savunmalarına dair şunları söyledi:
"13 Ocak 2016 günü Bakırköy Adliyesi önünde, basının da gözü önünde, Ayşe Çelik'in sözlerine katıldığımızı alenen açıkladık.
Elimizdeki fotoğraf ve video çekimini bir sonraki celsede mahkemeye sunacağız.
Bu sözleri suç sayan savcı kendisi hakkında ceza isterken bizim hakkımızda beraat istemesi akıl alabilecek bir gaf değil."
Telefonla bağlandığı bir televizyon programında 'Çocuklar ölmesin' dediği için ‘terör örgütü propagandası yapmak’la suçlanan Ayşe Çelik ve ona destek veren 38 sivil itaatsizin yargılandığı davanın üçüncü duruşması Bakırköy 2. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.
Duruşmada savcı esas hakkında mütaalasını verdi. Mütaalada, program sorumlusu Kadir Turnalı'nın suç işleme kastı olmadığı için beraati, 38 sivil itaatsizin Ayşe Çelik'in yaptığının suç olmadığını düşündüklerinden suç işleme kasti olmadığı için ayrı ayrı beraati, Ayşe Çelik'in ise programı soru sormak için arama niyeti olmadığı, TSK'yı Güneydoğu'da yaşananlardan sorumlu göstermek ve PKK'nın amaçları doğrultusunda hareket etmek amacıyla hareket ettiği için TCK 7/2 uyarınca "terör örgütü propagandası" suçundan mahkum edilmesini talep edildi. Sanıkların tümü savunmalarını hazırlamak için ek süre istedi, duruşma 26 Nisan 2017 saat 14:00'e ertelendi.
Ayşe Çelik'e destek olmak için kendini ihbar eden 38 sivil itaatsizlerin çoğu kendi beraatlerine itiraz etmeye hazırlanıyor. Savcıların "niyet okuma" gibi bir görevleri ya da hakların olmadığını, Ayşe Çelik'in de sivil itaatsizlerin de niyeti hakkında bu şekilde fikir yürütemeyeceğini belirten insan hakları savunucusu ve müzisyen Şanar Yurdatapan savunmalarına dair şunları söyledi:
"13 Ocak 2016 günü Bakırköy Adliyesi önünde, basının da gözü önünde, Ayşe Çelik'in sözlerine katıldığımızı alenen açıkladık.
Elimizdeki fotoğraf ve video çekimini bir sonraki celsede mahkemeye sunacağız.
Bu sözleri suç sayan savcı kendisi hakkında ceza isterken bizim hakkımızda beraat istemesi akıl alabilecek bir gaf değil."