Anayasa Mahkemesi (AYM), Ayşe öğretmenin ifade özgürlüğünün ihlal edildiğine karar verdi, Ayşe Çelik dün gece özgürlüğüne ve yolunu bekleyen 1,5 yaşındaki kızına kavuştu. Bu karar herkesi sevindirdi, en başta da ona destek olarak suçuna katılan ama her nedense aynı cezaya çarptırılmayan 38 kişi ile change.org’da kampanya açarak Anayasa Mahkemesine imzalarını yollayan 50.000’e yakın kişiyi…
Ayşe Öğretmen’le ilgili kararında şiddet içermeyen görüşlerin “terör propagandası” kabul edilemeyeceğini belirten AYM, “propaganda” suçunun soyut tehlike suçu olarak kabul edilmesinin başta ifade özgürlüğü olmak üzere anayasal hak ve özgürlükler üzerinde baskı oluşturduğunu; ifade özgürlüğüne yönelik bu ve benzeri müdahalelerin demokrasiye zarar verdiğini ve onu tehlikeye attığını vurguladı.
Ancak gerek Anayasa Mahkemesi kararında, gerek bu konuda yapılan haberlerde önemli bir yanlış tekrarlanıyor:
– Ayşe Çelik, barış isteyen sözleri nedeniyle yargılandı ama bu sözlerden ceza almadı.
– Ceza ,“Şunu şunu neden söylemedin?” diye verildi, bu “terör propagandası” sayıldı.
Anayasa Mahkemesi’nin kararı bu noktayı hiç görmemiş, Ayşe’nin sözlerinin ifade özgürlüğü kapsamında olduğunu vurguluyor. Eksik, ama sevindirici. Zira bu karar tamamen aynı kapsamda olan “Barış Akademisyenleri , “TTB” gibi birçok davaya da emsal oluşturabilecek nitelikte.
İhlalin sonuçlarının ortadan kaldırılması için Ayşe Çelik’in davası Bakırköy 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde tekrar görülecek ve bizler de Ayşe öğretmenin yanında olmaya devam edeceğiz…
10.05.2019
dusun-think.net